Yeni Krala Saygı Duruşu: Side Project Marketing

Çağatay Gültekin

Çağatay Gültekin

CEOtudent - reklamcı kafası

Blog yazmak, ilginç bir serüven. Hepimiz, yazdığımız ilk günden hatırlarız, “Yazı yayınla” butonuna basmanın en zor adım olduğunu düşünürüz. Bir kere bu adımı atlayınca yeni bir mücadelenin içine düşersiniz: O butona, düzenli bir şekilde basmak. Düzenden bahsetmişken, efsane Seth Godin, geçen hafta yazdığı 6.000. blog yazısında şunları yazdı:

“Abbey Ryan, bir tablosunu sekiz yıl boyunca her gün boyadı. Isaac Asimov, her gün yazarak 400 kitap yayımladı. Bu yazı, bu blogun 6.000. yazısı. Yazarların tıkanması bir efsane, eski bir uydurma, kültürel bir dert.”

Reklamcılık hakkında birkaç şey söyleyelim. Hedef kitlenizin kısa bir süre için dikkatini çekmeniz gerekiyorsa, yoğun oldukları anda rahatsız etmek her zaman en iyi fikir değil. Araştırmalar şunu gösteriyor, insanların %95’i rahatsız edilmeyi sevmiyor. Geri kalan %5 ise bundan nefret ediyor! “Reklamlardan o kadar nefret ediyoruz ki, birçok sitenin sağına, soluna, üstüne bakmamaya kendimizi eğittik ve alıştık” diyor bazı kullanıcılar. Godin de bu konuda, “Tabii ki insanlar reklamları engelliyorlardı ve sonsuza kadar engelleyecekler. Bunu, görmezden gelerek yapıyorlar.” Ve Godin ekliyor, kullanıcılarla ulaşabilmek için en iyi yol, onlarla iletişim kurmayı hak etmek ve bu ayrıcalığa erişmektir.

Tamam ama bekleyin.

Eğer blog işi çok zaman alıyor ve reklamlar işe yaramıyorsa, herhangi bir paraya mal olmamasının veya insanları rahatsız etmemenin bir yolu bulunuyor mu?

Cevap: EVET! Hatta, bu yöntem milyonlarca web sitesine ziyaretçi getirme konusunda çok başarılı. Side Project Marketing dünyasına hoş geldiniz! Yani, reklamcılık ve içerik pazarlaması dünyaları arasında, gereken önem verilmeyen ve dünyayı fethetmeye yeni yeni başlayan kavrama.

Side Project Marketing is the new king!

“Hiç paramız yoktu. İş modelimizi değiştirdik ve 3 ay sonra işler lehimize dönmeye başladı. Eğer bunu yapmasaydık, yanmıştık. Müşteri bulmaya ihtiyacımız vardı. Ama kimse, kim olduğumuzu bilmiyordu. Pazarlama bütçesi mi? Lütfen. Biz daha yalnızca ışıkları açık tutabilmek için uğraşıyorduk.” diye açıkladı side project işinin, startuplarını nasıl kurtardığını anlatan Crew Kurucusu Mikael.

Web sitelerini yeniden dizayn etmek için çektikleri ve kullanmadıkları fotoğrafları bedava sunmaya karar verdiler. Bir Tumblr teması ve üç saat sonrasında Unsplash‘ı uygulamaya koydular. Unsplash, yalnızca startuplarını kurtaran bir side project olmakla kalmadı, kendi başına bir ürün oldu ve aylık 11 milyon tekil ziyaretçi gibi yüksek bir rakama ulaştılar.

12Bir dakika. Tek bir işi, iyi yapmamız gerekmiyor mu? Side project, dikkatimizi dağıtmayacak mı?

Cevap: HAYIR. Side project, işiniz için değer yaratmak için kullandığınız diğer pazarlama yöntemlerinden daha az dikkat dağıtıcı bir şey.

Bir diğer deyişle, side project sahibi olmak, bir blog yazısı yazmaktan daha az zaman ve enerji alan bir iş. Birçok durumda, düzinelerce blog yazısının yapamadığını bir side project ile başarabilirsiniz. Ama önce, side project’imizi ana işimize nasıl bağlamamız gerektiğini öğrenmeliyiz.

Öncelikle, online pazarlamanın altın kuralını hatırlayarak işe başlayalım. Brian Clark diyor ki: “Bağlantılı bir şey satmak için önce değerli bir şey sunun.”

 İlk bakışta, bu kural bazı insanlar için çok dürüstçe gelebilir. Ama burada, kısa yoldan satış yapabilmek için kurnaz niyet hakkında dikkatli olmalıyız. Buradaki gizli nokta, başkaları için gerekli olan bir değer yaratmak yerine, kendi işimizdeki ana odağı kaçırmadan, bağlantılı bir değer yaratmak. Böylelikle, yarattığımız değere katılan insanlar, kendi ana işimizi görecek ve merak edecek. Bu yüzden, Unsplash’e girdiğimiz anda karşımıza Crew’un pop – up’ının çıkması şaşırtıcı değil.


Peki, bir side project’i nasıl uygulamaya geçireceğiz?

Bu soruya, gerçek dünyadan örneklerle cevap vermeyi deneyelim. Bunlar, side project işinin hakkını veren iki startup, Crew ve Buffer. Bu startup’ların başarısının arkasında yatan sebepleri iki ana soruda inceleyelim.

Soru 1: Ürünleri/Hizmetleri ne?

Soru 2: Ürünlerini/Hizmetlerini satın alan insanların her gün karşılaştıkları problem ne? (Altın kuralı uygulayarak düzenlersek: Buffer ve Crew, ana ürünleriyle bağlantılı olarak hangi değeri yarattılar?)


Örnek Olay 1: Crew

2

İlk olarak Crew örneğini ele alalım.

Soru 1: Crew’un ana işi, yüksek kalitede yaratıcı projeler yaptırmak isteyenlerle özel seçilmiş freelance tasarımcı ve geliştiricileri eşleştiren bir platform. Crew, hem iş yaptırmak isteyen müşterilere, hem de projeleri gerçekleştiren freelancer kitlelere hitap etmek zorunda.

Soru 2: Crew, ne değerler yaratarak insanlara yardım ediyor?

Sitede aşağılara indiğimizde “Labs” sekmesini görüyoruz. Burası, Crew’un bir side project’lerinin bir arada olduğu bir yer. Burada, altı tane, Crew’un ücretsiz olarak sunduğu side project bulunuyor.

yesil-siyah

Yukarıdaki her bir platform, Crew’un side project’leri. Her proje, Crew’un hedef kitlesinin apayrı bir sorununa çözüm bulmak için hazırlanan detaylı işler.  Bu projeler, toplamda Crew’un toplam gelirinin %40’ından fazlasını oluşturuyor. Ayrıca, 100 bin e-mail abonesini Crew’a getiriyor.


Örnek Olay 2: Buffer

4

Soru 1: Buffer’ın temel işi, Twitter, Facebook, LinkedIn gibi sosyal mecralarda paylaşım yapmayı zamanlamaya, senkronize etmeye yarayan bir sosyal medya yönetim yazılımı olmak.

Yani Buffer, sosyal medya pazarlamasını, maksimize ederek kullanan bir kitleye hitap ediyor.

Soru 2: Bu soruyu, Buffer’ın hizmetlerine bakarak cevaplandıralım.

55

Peki, bu artık, blog işlerinde yaratıcı değerler yaratmayı bırakmalıyız anlamına mı geliyor? Reklam, tamamen başarısız mı?

Tabii ki hayır. Hatta şöyle bir gerçek var ki, Buffer ve CrewUn blogları, en çok yönlendirme yapılan ve takip edilen startup blogları.

Side Project kavramının yükselişe geçişinin arkasında temel noktalara bakalım:

1) Daha yüksek ROI(Return of Investment)

Bazı side project’lerin geri dönüşleri inanılmaz. Game Hacks, Checkmarx’ın bir side project’i. İlk 24 saatte, 35.000 kullanıcıya ve inanılmaz medya yansımalarına sahip oldu. Bu proje sayesinde, birçok insan gerçek müşteri haline geldi. Crew, Unsplash’i üç saat içinde aktif ettikten sonra en çok yönlendirilen site haline geldi. Ayrıca, side project’in yalnızca startuplar için değil, freelance çalışanlar, kişisel markalar ve bloggerlar için de çok faydalı olduğunun örnekleri bulunuyor.

2) Side project oluşturmanın artan kolaylığı

Birkaç sene öncesine göre, side project oluşturmak çok daha kolay. Bugünlerde, hemen her ihtiyaca yönelik bir araç bulunuyor. Hem de kodlama veya tasarım bilmeden bu araçları oluşturabilirsiniz. Ayrıca forumlar sayesinde de, bu araçları duyurmak ve tanıtmak çok daha kolay.

3) Blogdan çok daha etkili oluşu

Bir side project ile, bir blog yazısı veya artık insanların otomatik olarak görmeyi reddettiği reklamlardan çok daha etkili işler yapabilirsiniz. Ayrıca, side project’ler bu saydıklarımızdan çok daha uzun ömürlüdürler.

Side project’i bir deneme tahtası olarak bile görebilirsiniz. Ana işinize karmaşık teklifler eklemek yerine, aklınıza gelen yeni fikirleri side project’inizde deneyebilirsiniz.

33

Ben Ben Ben Pazarlamasından Değer Yaratmaya

Çok karışık bir denklem değil aslında. İnsanlara bir sebep vermezseniz, sizi ve işinizi önemsemezler. Bencil bir amaç belirleyerek, “10 günde 1.000 ziyaretçiye ihtiyacımız var!” demek yerine, “1.000 kişiye nasıl yardımcı olabilirim? Onlara, kendi işimle alakalı ne sunabilirim?” sorusunu kendinize sorarsanız çok daha etkili çözüm ve sonuçlar elde edeceksiniz.

Yüksek yatırım dönüşleri ve kullanışlılık ile side project kavramı giderek önem kazanıyor. Uygulamaya geçirmek ve dağıtmak ise hiç bu kadar kolay olmamıştı.

Kaynak.

facebook-paylas2   new-twitter-paylas2

Kategoriler: Girişimcilik, Pazarlama

Yorumlar (0) Yorum Yap

/